“İnanmak” kelime anlamı itibariyle bir şeyi doğru olarak kabul etmek, tasdik etmek gibi anlamlar içerir. İnsanoğlu varoluşu itibariyle düşünen bir varlıktır. Kâinatın karmaşık yapısının bir eser sahibine ait olduğuna eski zamanlardan beri inanmıştır. Geceyi sabaha kavuşturan günün bir sahibi olduğuna; ağaca meyveyi verdiren bir kudretin olduğuna inanmıştır. Gerçeği ararken kendince birçok sembolü kutsallaştırmıştır. Türk toplumları da İslam dinini kabul edene kadar birçok dine inanmıştır.
Türk toplumunun eski dönemlerden itibaren inandıkları dinlerin özelliklerine baktığımızda yaşadıkları kültürün özelliklerini taşıdığını görmekteyiz.
Yani inandıkları dinlerin toplumsal bir otorite kurmayı hedefleyen inanç sistemlerini içerdiğini görmekteyiz. Bir arayış içinde olan Türk toplulukları birçok dini benimsemiştir. Ayrıca birçok toplumla da dini inanış bakımından etkileşim halinde olmuştur.
Tarih Boyunca Türklerin İnandığı Dinler
Türk toplumları her zaman tek tanrı inancını kabul etmiştir. Türk toplumlarında bilinen en yaygın ve en eski inanç Gök Tanrı inancıdır. Gök Tanrı inancı tek tanrılı bir dindir. Birçok yönden İslam dinine benzer özellikler içermektedir. Cennet ve cehennem inancı, kurban adeti, temizliğin önemli olması gibi pek çok unsur İslam inancındaki gibi kabul edilmiştir. Ayrıca Türk toplumundaki cihana hakim olma anlayışı İslamiyet’teki cihat anlayışıyla benzerlik göstermektedir.
Gök Tanrı inancı dışında Türk toplumu Budizm, Manihaizm, Musevilik, Hristiyanlık gibi birçok dine inanmıştır. Ancak bu inanışlar kültür etkileşimleri sebebiyle olduğu için toplu halde değil de bazı gurup ve boyların benimsemesiyle olmuştur. Örneğin Çin kültüründen etkilendikleri için Manihaizm dinini sadece Uygurlar benimsemiştir.
Türklerin İslamiyeti Kabulu
Arap toplumunun İslam dinini benimsedikten sonraki cihat anlayışı birçok toplulukla karşı karşıya gelmesine sebep olmuştur. Bu sebeple Araplar birçok devletle savaşmıştır. Savaştığı devletlerden biri de Çin devletidir. 751 yılında yapılan Çin-Arap savaşı (Talas Savaşı) dünya tarihinin değişmesinde önemli dönüm noktalarından biri olmuştur. Uzun yıllar Çin devletleriyle savaş halinde olan Türkler, Arap-Çin savaşında Arapların yanında yer almıştır. Bu savaşla Türkler, kendi inanç sistemlerine uygun olması ve Türk gelenek ve göreneklerinin İslam inancıyla benzer özellikler göstermesi sebebiyle toplu halde İslam dinini kabul etmeye başlamışlardır.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Müşrik Kime Denir?
Kuran-ı Kerimin İndirilmesi
İslamiyette Dört Büyük Hak Mezhep
Namaz
Komşuluk
İslamiyette Demokrasi Kavramı
İlk Halife Kimdir
Hadislerde Geçen Kıyamet Alametleri
Nasıl oruç niyeti edilir? Oruçta niyet ne vakit edilir?