Veda Hutbesi, İslam peygamberi olan Hz. Muhammed’in Arafat dağı eteklerinde Müslümanlara karşı yapmış olduğu son konuşmadır. Günümüze kadar ulaşan metin tek bir parçadan oluşsa da değişik Hac bölgelerinde ve farklı zaman dilimlerinde yapılan konuşmalardan derlenmiştir. Veda Hutbesi hakkında bilgi sahih hadisler ışığında elde edilmiştir. Tam metin haline getirilmesi ise Hz. Muhammed’in vefatından üç veya dört yıl sonra gerçekleştirilebilmiştir.
Veda Hutbesi ya da diğer adıyla Veda Haccı Mekke’de Hicri takvimin onuncu yılında gerçekleşmiştir. Miladi takvime göre ise 632 yılana tekabül etmektedir. Sahih hadisler ışığında Veda Hutbesine katılan inan sayısı 124.000 şeklinde rivayet edilmektedir. Fakat yukarıda da belirtildiği gibi, hutbe tek bir gün ve tek bir bölgede gerçekleşmediği için katılan sayısı hakkında net bir bilgiye ulaşılamamaktadır.
Veda Hutbesinin Önemi
Veda Hutbesinin önemi kısaca; Hz. Muhammed’in tüm Müslümanlara topluca yapmış olduğu nasihat ve emirlerden oluşması sebebiyle birçok hadis için kaynak oluşturmasıdır. Peygamber efendimiz ashabına karşı yaptığı konuşmalarda sosyal ve ekonomik hayat ile ilgili birçok noktaya değinmiştir. İlk vahiyden dinin tamamlanış sürecine kadar olan dönem ile ilgili birçok noktaya değinilmiştir.
Veda Hutbesinde değinilen konuların hepsini ashap direk peygamber efendimizden duymuş olması sebebiyle hadis rivayetleri açısından oldukça sağlıklı bir hadis silsilesi oluşmuştur. Burada değinilen konuları 124.000 sahabenin anlaması ve bizlere kadar ulaşması Veda Hutbesinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha göz önüne sermiştir.
Veda Hutbesinde Hangi Konulardan Bahsedildi?
Veda hutbesinde bahsedilen konular kısaca insanların birbiri üzerinde ki hakları ve men edilmiş davranışlardan oluşmaktadır.Peygamber efendimiz, insanlar arasında kimsenin kimseden üstün olmadığını, üstünlüğün yalnızca takvada olduğunu veda haccı sırasında belirtmiştir.
Veda hutbesinde temel konu cahiliye devrindeki alışkanlıklara dönülmemesi için yapılan uyarılardan oluşmaktadır. Bunu ise konuşmanın bir bölümünde geçen “Dikkat ediniz, cahiliyeden kalma bütün adetler kaldırılmıştır, ayağımın altındadır. Cahiliye devrinde güdülen kan davaları da tamamen kaldırılmıştır. Kaldırdığım ilk kan davası Abdulmuttalib’in torunu Iyas bin Rabia’nın kan davasıdır.’ diyerek açıkça belirtilmiştir. Ayrıca Mekke için Kâbe’nin herhangi bir hükümet görevinin kalmadığını tüm inanların ortak sorumluluğunda olduğunu belirmiştir.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Kader Nedir?
İslam’daki Mezhep Anlayışları ve Gelenekleri
İslamiyette Dört Büyük Hak Mezhep
Gelin Gönüller Yapalım
Helal Kazanç
İslamiyette Demokrasi Kavramı
İlk Halife Kimdir
Hadislerde Geçen Kıyamet Alametleri
Nasıl oruç niyeti edilir? Oruçta niyet ne vakit edilir?