Kuran-ı Kerimde nazarın yeri var mı? incelemesinde Arapça kökenli olan nazar kelimesi; göz, bakma, bakış, fikir, düşünce, niyet anlamlarına gelmektedir. Arapça’dan Türkçe’ye geçerken değişikliğe uğrayarak ”göz” anlamında kullanılmaya başlamıştır. Tam olarak Türkçe’de ”kem göz” anlamına gelmekte ve bulunma, uğrama, maruz kalma, etme fiilleriyle birleşerek nazara gelme, nazar etme, nazara uğrama şeklinde kalıplaşmıştır.
Nazar, düşünce kavramı olduğu için herhangi bir bilimsel araştırma yapılması söz konusu değildir.Geçmişten günümüze bir çok topluluk nazarı kabul etmiş, tanımış ve bu olguya inanmıştır. Bu topluluklar arasında bilinmeyen bir sebeple bazı insanların olağanüstü güçlere sahip olduğu inancı yüksektir. Bu hususta bu topluluklarda açık ve gök mavisi gözlere sahip olanların nazar gücü olduğuna inanılmaktadır.
Kuran-ı Kerimde Nazarın Yeri
Kuran-ı Kerimde nazarın yeri var mı? arayışında, Kur’an-ı Kerim’de karşımıza Kalem suresinde geçen “Rabbi onu seçip iyilerden kıldı. Doğrusu inkar edenler, zikri işittikleri vakit neredeyse gözleri ile seni yıkıp devireceklerdi. Bir de durmuşlar, o herhalde bir delidir, diyorlardı.” ayetinin ”…neredeyse gözleri ile seni yıkıp devireceklerdi.” sözünü nazar ile yorumlanmıştır. Ancak bu sözün, toplu bir şekilde göze batmak olarak nitelendirilmiş, göze çarpmak olayından ve kıskançlıktan daha üstün bir duygu olan haset ile uğurlamalardan kaçınılması gerektiğinin anlatıldığı vurgulanmıştır.
Kur’an-ı Kerim’de nazar kelime olarak geçmemektedir. Ancak Hz. Muhammed hadislerinde nazardan bahsetmiştir. Nazar konusunda okunması ve koruma amaçlı gereken duaları belirtmiş bu konuda halkı yönlendirmiştir. Hz. Muhammed nazarın gerçek olduğunu ve insanın kaderiyle çok yakından alakası olduğunu belirtmiştir. bir sözünde ”Göz değmesi haktır. Deveyi kazana insanı da kabre girdirir.” diyerek, deveyi öldüren nazar nasıl ki etinin tencereye girmesini sağlıyorsa, nazar eden kişi de bir gün ölüp mezara girecektir olgusunu anlatmaya çalışmıştır. Nazarın bütün canlılara veya çevresine zarar veren bir olgu olduğu vurgulanmıştır.
Kuran-ı Kerimde nazarın yeri var mı? konusunda nazara uğrayan kişinin Hz. Muhammed’in bir hadisine bakarak, nazara uğramış kişi başına gelecek şerden ötürü mutlak suretle Allah’a sığınması buyrulmuştur. Bu hadisinde Hz. Muhammed ”Nazardan Allah’a sığınınız.” demiştir.
İslam’daki Mezhep Anlayışları ve Gelenekleri
Helal Kazanç
İslamiyette Dört Büyük Hak Mezhep
İslamiyetten Önce Hangi Dinler Vardı ?
İslamiyette Demokrasi Kavramı
İlk Halife Kimdir
Hadislerde Geçen Kıyamet Alametleri
Nasıl oruç niyeti edilir? Oruçta niyet ne vakit edilir?